Gündem olarak;
1. Önceki GTK Kararlarının Gözden Geçirilmesi
2. TİS ve Sendikal Sürecin Değerlendirilmesi
3. Örgütlenme Programının Çıkarılması
4. Sendikal Sorunlar
a) Özelleştirmeler
b) İşkollarının Yeniden Tartışılması
1. TİS sürecinde masadan çekilme olumlu karşılanmıştır. Ancak ortaya konulan eylemlikler yeterli bulunmamıştır. Görüşmelerde hak almadan uzak ve TİS talebimizin karşılanmadığı tespit edilmiştir.
2. Sendikamızda alınacak kararların katılımın sağlayacak şekilde alınmasına dikkat edilmelidir.
3. Genel Temsilcilik Kurulu toplantısına Şubelerin önerileri yazılı olarak sunulmalıdırlar.
4. Sermayenin küresel krizi, yolsuzluklar ve çetelerle ilgili net açılımlar yapılmalıdır.
5. İnternetin daha işlevsel hale getirilmesi ve Enteraktif iletişim konusunda çalışma yapılmalıdır.
6. Genel Temsilcilik Kurulu toplantı yerinin başta Zonguldak’ın talebi doğrultusunda değerlendirilmelidir.
7. Şubeler örgütlenme programlarını Kasım ayında hazırlayarak Genel Merkeze iletmeleri, MYK üyelerinin de şubelerin talepleri doğrultusunda katılım sağlaması.
8. Eğitim faaliyetlerinin yapılmayan şubelerce hayata geçirilmesi.
9. Dergi teknik yazıların yanında okunurluluğunu arttırıcı biçimde çalışma yapılması.
10. Ülkemizin çeşitli bölgelerinde Türk-Kürt çatışması yaratılmak istenmektedir. Bu çatışmanın sadece emperyalizme hizmet edeceği açıktır. Bu coğrafyada yüzyıllardır barış içinde kardeşçe bir arada yaşayan insanlar arasında yaratılmaya çalışılan etnik çatışmanın önüne geçmenin tek yolu emperyalizme birlikte karşı durarak demokratikleşme ve emek eksenli çözümü önümüze koyup, her koşulda barışı ve bir arada yaşamı savunmaktır. Bu nedenle nerden kaynaklanırsa kaynaklansın tüm çatışmalar öncelikle son bulmalıdır.
11. Kocaeli şubesinin ve kimi şubelerimizin üye sayısının azalması nedeniyle şubelerin geleceği ile ilgili MYK’nun çalışma yapması.
12. Özelleşme çok yönlü sürmektedir. Kimi hukuksal kazanımlarımıza ve tüm mücadelemize rağmen başarılı olamadık ve tam olarak karşı duruşu gerçekleştiremedik. AKP iktidarının özelleştirmelerde her zamankinden daha kararlı olduğu açıktır. İktidarın siyasi tercihi olarak tüm yaşam alanlarının özelleşmelerle ticarileşmesi ve paralı hale getirilmesi hedeflenmektedir.
Özelleştirme yalnızca ESM’nin sorunu olmayıp tüm ülke yaşayanlarının sorunudur. Birlikte hareket ettiğimiz TES-İŞ ve EMO’nun yanında mücadele alanımızı genişletmeliyiz. Bu noktada konfederasyonumuz KESK ve birlikte mücadele ettiği diğer yapıların ortak karşı duruşu çok önemlidir. Öncelikle KESK ve bağlı bütün sendikalar tüm özelleşme uygulamalarını kendi sorunu gibi algılamalıdır.
13. Uygulanan neoliberal politikalar, taşeronlaşma ve özelleştirmeler yoluyla çalışma hayatı parçalı ve esnek hale getirilmiştir. Aynı işyerinde birden çok statüde çalışan bir arada çalışmaktadır. Ekonomik özlük hakları farklı farklıdır. Çalışma hayatındaki bu farklılaşma, parçalanma, örgütlenme sorunlarını da beraberinde getirmektedir. Diğer yandan özelleşmeler sonucu istihdamda yaşanan daralma KESK’e bağlı birçok sendikayı etkilediği gibi sendikamızı da etkilemiştir. 100 üyesi olan Şubelerimiz vardır. Son özelleşmelerle 30-40 kişilik şubelerimiz oluşacaktır. Bu örnekten yola çıkarak örgütlenme formatımızı yeniden gözden geçirmek zorundayız. KESK bu konuda da çalışma yapmalıdır.
KESK örgütlüğü, işkolların birleşmesi, ortak örgütleme dahil konuları bütünlüklü olarak tartışıp öncelikle bilince çıkarmalıdır. Bu konuda bilim insanlarının da dahil olduğu çok yönlü bir faaliyet sürdürülmelidir.
14. Ortak örgütlenmenin bilince çıkarılması için ESM MYK’sı olarak tartışma, panel, söyleşi,broşür vb faaliyetler sürdürülmelidir.
15. Sektörümüzdeki özelleşmelerle ilgili duyarlılığın ve örgütlülüğün yüksek olduğu bir işyerinde uzun süreli bir faaliyet sürdürerek direniş örgütlemelidir.
16. Bugüne kadar yaşanan özelleştirmelerin bir envanteri çıkartılmalı ve web sitemize yüklenmelidir.
17. 2009 yılında yapılacak Dünya Su Formuna karşı yapılacak alternatif su forumu için ESM merkezi ve yerel ayaklarında aktif yer alması kararlaştırılmıştır.