
ÖZELLEŞTİRMELERE KARŞI ORTAK PLATFORM ÇAĞRISI
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), 1991 yılı Bakanlar Kurulu kararına dayanılarak devredilmeye çalışılan Aydın-Denizli ve Muğla illeri dağıtım bölgesinin özelleştirmesine karşı Danıştay’a dava açtı. Davaya Enerji, Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası (ESM) da müdahil olma kararı alırken, Türkiye Enerji, Su ve Gaz İşçileri Sendikası’nın (Tes-İş) da hukuki değerlendirmeleri tamamladıktan sonra müdahil olacağı açıklandı. EMO, ESM ve Tes-İş Sendikası bir araya gelerek, yaptıkları ortak basın açıklamasında, özelleştirmelere karşı birlikte daha geniş bir mücadele konusunda kararlılıklarını bildirdiler. EMO Yönetim Kurulu Başkanı Musa Çeçen, Özelleştirme Karşıtı Platform’un yeniden canlandırılması için çağrıda bulundu.
EMO Yönetim Kurulu Başkanı Musa Çeçen, 1 Temmuz 2006 tarihinde 13 ilde yaşanan elektrik kesintisini anımsatarak, “Çok küçük bir arıza olmasına rağmen, bu küçük arızayı dahi yönetemeyen bir yapı içine düşürülmüş olan ülkemizde, enerji yönetimi domino taşı etkisiyle 13 tane ile arka arkaya devirmeyi ne yazık ki başarmış, çok geç saatlere kadar bu batıda yer alan iller karanlıkta kalmıştı” dedi. Bu noktaya nasıl gelindiğinin yeterince irdelenmediğine dikkat çeken Çeçen, özelleştirme ve kuralsızlaştırmanın “ucuz, kaliteli, rekabet ortamında elektrik hizmetinin sunulacağı ve halkın daha ucuz elektrik kullanacağı” gerekçesine dayandırıldığını anlattı. “Rekabete dayalı özelleştirilen, kuralsızlaştırılan piyasa ortamlarında bu işlerin çok daha iyi gideceği, kamunun da bu anlamda başarısız olduğu” iddialarının altının tamamen boşaldığını kaydeden Çeçen, bu iddiayı dayatanların “büyük bir açmaza düştüğünü” belirtti. Çeçen, Hazine‘den sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek‘in enerji alanına yönelik son yaptığı açıklamaları ve yüzde 20 düzeyinde zam gerekliliği haberlerini de bu durumun göstergesi olarak değerlendirdi.
‘Türkiye yeni bir soygunun eşiğinde‘
Musa Çeçen, “doğalgazın pahalı olduğunu, hükümete güvenerek yatırım yapıp doğalgaz santralı kurduklarını, iflasa geldiklerini” söyleyenlerin, aslında 2004 yılında AB süreciyle dayatılan Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliği‘ni (DUY) keşfettiklerini kaydetti. Sürece DUY‘un dahil edilmesiyle bu kesimlerin sesinin çıkmamaya başladığına işaret eden Çeçen, “Türkiye yeni bir soygunun eşiğinde” dedi.
EMO Yönetim Kurulu Başkanı Çeçen, TBMM‘de görüşülmekte olan yasa tasarısı ile TETAŞ‘ın önünün farklı bir şekilde kesilmeye çalışıldığını, Türkiye‘de enerji alanının piyasanın azgın kurallarına terk edileceğini ifade ederken, yasa tasarısı ile getirilmeye çalışılan düzenlemelerle “soygunun anatomisinin iyice oluşturulacağını” söyledi. Enerji alanının artık karaborsacılığa doğru gittiğini kaydeden Çeçen, “4628 sayılı Yasa, bu yasada yapılmak istenen değişiklikler, otomatik fiyatlandırma ile puzzle‘ın parçaları yerine oturmaktadır” diye konuştu.
Sanayiciye Çağrı
Elektriğe yılbaşında yapılan yüzde 20 düzeyindeki zammı anımsatan Çeçen, yeniden yüzde 20 düzeyinde zamdan söz edildiğini belirtirken, şunları söyledi:
“Bize düşen görev bu zammın olmamasını sağlamaktır. Sanayide yüzde 20‘ye yakın zam oluştu. Hala bu özelleştirme politikalarında yüzde 20 zam yeme durumunda olan sanayicinin niye ses çıkarmadığını anlamıyorum. ‘Biz yanlış yaptık‘ demelerini beklemiyoruz, ama özelleştirmeler konusunda durdukları noktayı tekrar kontrol etmelerini, farklı bir görüşün etrafında artık güç birliği oluşturmalarını bekliyoruz.”
Özelleştirmelerin beşiği olan İngiltere‘de yaşanan tartışmalara dikkat çeken Çeçen, yeniden kamucu politikalara dönmenin tartışılmaya başlandığını kaydetti. Ülkenin haraç-mezat satıldığı bir ortamda, TCDD, barajlar, otoyol ve fabrikalarına kadar uzanan özelleştirme politikalarına karşı tekrar harekete geçme kararlılığını ifade eden Musa Çeçen, doğaya duyarlı enerji anlayışıyla da bu karşı duruşu birleştirerek Özelleştirme Karşıtı Platformu yeniden biraraya gelmeye çağırdı. EMO Yönetim Kurulu Başkanı Çeçen, yeni liberal düzenin topyekün yaşam alanlarına saldırısına karşı ortak mücadele davetiyle açıklamasını tamamladı.
Tes-İş‘ten Birlikte Hareket Etme Kararı
Tes-İş Sendikası Örgütlenme Sekreteri Esat Durmuş ise, enerji ve diğer sektörlerdeki özelleştirmelerde her kesimin kendine dokununca harekete geçtiğine dikkat çekerek, bundan sonraki süreçte birlikte mücadelenin önemini vurguladı. Durmuş, enerji alanının geneli ilgilendiren bir konu olarak önemi üzerinde dururken, bundan sonraki eylemlerde birlikte hareket edileceğini bildirdi.
‘Süreç Genişletilecek‘
ESM Genel Başkanı Kemal Bulut da herkesin enerji tüketicisi olduğunun altını çizerek, bölgesel karşı duruşlar olduğunu, ancak enerjinin ekmek, su kadar önemli hayatın bir parçası konumunda bulunduğunu kaydetti. Bulut, AYDEM davasının bir vesile olduğunu, dağıtım özelleştirmeleri konusunda yasal değişiklikleriyle birlikte bir süreç işletildiğini, buna karşı daha geniş katılımlı, tüketicileri bu işin içine alabilecek bir süreci başlatmak için toplanıldığını anlattı. Kemal Bulut, önümüzdeki günlerde bir sekreterya üzerinden çağrı yapılarak, sürecin daha geniş kapsamlı olarak yürütüleceğini bildirdi.
ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI
ENERJİ, SANAYİ ve MADEN KAMU EMEKÇİLERİ SENDİKASI
TÜRKİYE ENERJİ, SU VE GAZ İŞÇİLERİ SENDİKASI
ORTAK BASIN AÇIKLAMASI
1991 yılı Bakanlar Kurulu kararına dayanılarak Aydın-Denizli-Muğla elektrik dağıtım bölgesinin işletme hakkı AYDEM A.Ş‘ye devredilmeye çalışılıyor…
EMO‘DAN DAĞITIM ÖZELLEŞTİRMESİNE DAVA
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), 1991 yılı Bakanlar Kurulu kararına dayanılarak, Aydın-Denizli-Muğla illerini kapsayan elektrik dağıtım bölgesinin işletme hakkının AYDEM Güney Batı Anadolu Enerji San. ve Tic. A.Ş‘ye verilmesine yönelik Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) kararı, Uygulama Sözleşmesi ile Tadil Sözleşmesi‘nin iptalini istedi. Yürütmeyi durdurmanın da istendiği Danıştay‘a açılan davada, ÖYK kararına dayanılarak imzalanan sözleşmelerin hukuka ve kamu yararına aykırı olduğu belirtildi. KESK‘e bağlı Enerji, Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası (ESM) da Aydın-Denizli ve Muğla illeri elektrik dağıtımının devredilmesine karşı açılan davaya müdahil olmak üzere başvurma kararı aldı. Tes-İş Sendikası da hukuki sürece ilişkin değerlendirmelerini tamamladıktan sonra yargı yoluna başvuracak.
9 Ekim 1991 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla, Türkiye Elektrik Kurumu (elektrik üretim, iletim ve dağıtımını sağlayan kamu tekeli-TEK) dışında özel sektörün elektrik hizmeti yapmasına olanak tanıyan 3096 sayılı Yasa kapsamında Aydın-Denizli ve Muğla‘da elektrik dağıtımı yapmak üzere AYDEM şirketi görevlendirilmişti. Herhangi bir ihale olmaksızın imtiyazlı şirket olarak yapılan bu görevlendirme 13 Kasım 1996 tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile iptal edilmişti. Şirketin Danıştay‘a açtığı dava üzerine görevlendirmeyi iptal eden Bakanlar Kurulu kararı iptal edilmişti. Enerji Bakanlığı ile şirket arasında 20 Eylül 2000 tarihinde imtiyaz sözleşmesi imzalanmıştı. Yürürlüğe konulmayan bu imtiyaz sözleşmesinin, Enerji Bakanlığı‘nın şirket ile yeniden masaya oturması üzerine 8 Temmuz 2007 tarihinde tadil edildiği ve Resmi Gazete‘de yayımlanmayan 18 Ocak 2008 tarihli ÖYK kararıyla da TEDAŞ‘a işletme hakkı devir sözleşmesinin tadil edilmesi için yetki verildiği, şirketin EPDK‘ya 8 Nisan 2008 tarihinde lisans başvurusunda bulunması üzerine ortaya çıktı.
ÖYK Yetkisiz
Dava dilekçesinde 18 Ocak 2008 tarihli Aydın-Denizli ve Muğla illerinde elektrik dağıtım hizmetini yürüten kamu şirketi Menderes Elektrik Dağıtım A.Ş‘yi özelleştirme kapsam ve programından çıkaran kararında ÖYK‘nın yetkisi olmayan konularda da karar aldığına dikkat çekildi. ÖYK‘nın “yetki devrinden, sözleşme feshi ve tadilatına uzanan” kararları şöyle aktarıldı:
“TEDAŞ ile AYDEM A.Ş. arasında imzalanmış olan mevcut işletme hakkı devir sözleşmesinin tadil edilmesi ve dağıtım bölgesinin fiili devrinin gerçekleşmesi ile ilgili iş ve işlemler hususunda TEDAŞ‘a yetki verilmesine, AYDEM A.Ş. ile mevcut işletme hakkı devir sözleşmesinin tadil edilmesi ve söz konusu şirkete fiili devrin gerçekleşmesinden sonra Menderes Elektrik Dağıtım A.Ş. ile TEDAŞ arasında 24.07.2006 tarihinde imzalanmış olan işletme hakkı devir sözleşmesinin karşılıklı olarak feshedilmesi.”
Şirkete görev verilmesine dayanak oluşturan 3096 sayılı Yasa‘ya göre ÖYK‘nın yetkisi bulunmadığı, Bakanlar Kurulu kararıyla işlem yapılmasının öngörüldüğü ayrıntılarıyla anlatılan dilekçede, konuyla ilgili başka yasa hükümlerinde de ÖYK‘ya “3096 sayılı Yasa ile görevlendirilen şirketlerle ilgili görev verilmediğine” dikkat çekildi. Bu çerçevede dilekçede; ÖYK‘nın görevli şirkete yönelik kararının, “yetki yönünden açıkça hukuka ayrı bulunduğundan iptali” istendi.
İmtiyaz Sözleşmesi Yok
Dilekçede, Danıştay ve Anayasa Mahkemesi‘nin 3096 sayılı Yasa çerçevesinde yapılan görevlendirmelerin kamu hizmeti imtiyazı olduğu ve ancak imtiyaz sözleşmesiyle bu hizmetlerin devredilebileceğine ilişkin kararları anımsatıldı. AYDEM A.Ş ile Enerji Bakanlığı arasında 20 Eylül 2000 tarihinde imzalanan imtiyaz sözleşmesinin 8 Temmuz 2007 tarihli tadil sözleşmesiyle imtiyaz olmaktan çıkarılarak “uygulama sözleşmesi” yapıldığına dikkat çekildi. 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu‘nda dahi mevcut sözleşmeler tanımı içerisinde 3096 sayılı Yasa kapsamında yapılan sözleşmelerin “imtiyaz sözleşmesi” kabul edildiği vurgulanan dilekçede, imtiyazın uygulama adı altında özel hukuk sözleşmesi olarak düzenlenmesinin başta Anayasa olmak üzere 3096 sayılı Yasa ve 4628 sayılı Yasa‘nın hükümlerine uygun olmadığı anlatıldı. ÖYK kararıyla da bu durumun onaylanmasının açıkça hukuka aykırı olduğu, bu nedenle söz konusu uygulama ve tadil sözleşmelerinin iptalinin gerektiği kaydedildi.
İhalesiz Özelleştirme
Dava dilekçesinde yapılan görevlendirmenin herhangi bir ihaleye dayanmadığı, görevlendirme sırasında rekabet ortamının oluşturulmadığı, ilgili şirket tarafından yapılan fizibilitenin de 1991 yılı koşullarını yansıttığı gibi “serbest piyasa” kurallarına bile uymayan koşullarda gerçekleştirildiği anlatıldı. “Hangi kriterlere dayalı olarak belirlendiği bilinmeyen bir işletme hakkı devir bedeli tespit edilmiştir ve bu bedel de, ilgili dağıtım şebekesi üzerinde kamu tarafından yıllardır yapılan yatırımlar göz önüne alınarak güncellenmemiştir” denilen dilekçede, söz konusu devir bedelinin tarifeye yansıtılarak kamu üzerinden finansman sağlanacağına dikkat çekildi. Dilekçede, “Yasayla belirlenmiş olan tarife yapısına yönelik ilkelere ve tüketicinin korunmasına yönelik mevzuat hükümlerine aykırı olarak, işletme hakkı devir bedelinin finansman maliyetiyle birlikte tarifelere yansıtılacak olması açıkça hukuka ve kamu yararına aykırılık taşımaktadır” denildi.
ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI
ENERJİ, SANAYİ ve MADEN KAMU EMEKÇİLERİ SENDİKASI
TÜRKİYE ENERJİ, SU VE GAZ İŞÇİLERİ SENDİKASI