Coğrafyamızda halklara yönelik saldırıların, savaşların ve çatışmaların yoğunlaştığı bir yılı geride bırakıyoruz. 2024 yılı mevcut kapitalist düzenin olağan koşullarla ayakta kalabilme yeteneğinin tamamen tükendiğini tescillediği bir yıl olarak hatırlanacaktır. Hem Ortadoğu’da Siyonist rejim eliyle yürütülen işgaller ve katliamlar hem de Suriye’de karşı karşıya kaldığımız belirsizlikler savaşların ve çatışmaların süreceğinin göstergesidir.
Sendika olarak 2024 yılı boyunca gerek tasarruf tedbirleri ile haklarımıza karşı yoğunlaşan saldırılara; gerekse iktidarın bir kriz çözme yöntemi olarak bizlere dayattığı yoksullaşmaya karşı mücadelemizi birçok alanda sürdürdük. Gelinen noktada hem asgari ücrete yapılan hem de Ocak ayında kamu emekçilerine ve emeklilerine yapılacak olan sefalet zamları halkın tepesine daha fazla çöküleceğini ve yoksullaşmanın tam gaz devam edeceğini göstermektedir.
Bütün bu tabloya rağmen umutsuzluğa yer olmadığını, emekçilerin ve ezilenlerin eşitlik, refah ve barış içinde özgürce yaşayabileceği bir dünyayı yaratmanın mümkün olduğunu bulunduğumuz her alanda haykırmaya devam edeceğiz. KESK olarak 30 Kasım’da yaptığımız insanca bir yaşam istiyoruz çağrısına kulak verip Ankara’da buluşan on binler yalnız olmadığımızı; haksızlıklara hukuksuzluklara dur diyenlerin omuz omuza bir araya geldiğinde nasıl güçlü bir etki yaratabileceğini hepimize göstermişti.
2025 yılını bu umutla karşılayarak, mücadeleyi büyüteceğimizi bir kez daha tekrarlıyor; tüm halkların yeni yılını kutluyoruz!
