BASINA VE KAMUOYUNA
Van’da meydana gelen deprem haberiyle ülke olarak bir kez daha sarsıldık. 7.2 şiddetindeki deprem sonucunda şu an itibariyle iki yüzün üzerinde insanımızın hayatını kaybettiği ve binlercesinin de yaralı olduğu bildiriliyor.
ESM olarak, Van depreminde hayatını kaybeden tüm insanlarımızın yakınlarına baş sağlığı, yararlılara acil şifalar diliyoruz. Can kaybının daha fazla artmamasını temenni ediyoruz. Böylesine derin ve büyük acılardan sonra söz söylemenin, baş sağlığı dileklerinde bulunmanın yaşanan acılar karşısında ne kadar kifayetsiz kaldığını biliyoruz. Ancak bazı gerçekliklerin altını tekrar tekrar çizmekte fayda görüyoruz.
Özellikle 17 Ağustos büyük yıkımının ardından “deprem gerçeği ile yaşamayı öğreneceğiz”, “bundan sonra böyle acıların yaşanmaması için her türlü önlem alınacak” nutuklarının altının ne kadar boş olduğu her yaşadığımız depremde tekrar ortaya çıkmaktadır. Sadece bu yıl içerisinde Tekirdağ, Elazığ ve Kütahya’nın Simav İlçesinde yaşanan depremler bu gerçekliği defalarca ortaya koymuştur.
Bunca yaşanan acıya ve can kaybına rağmen, 17 Ağustos depreminden sonra en kısa zamanda hayata geçirileceği söylenen mühendislik tedbirleri hâlâ alınmamıştır. Şimdiye kadar çoktan yapılması gereken yasa ve yönetmelik değişiklikleri yapılmamıştır. Var olan yasa ve yönetmeliklere uygun yapı denetiminin yapıldığını söylemek de mümkün değildir. Van’da tüm binaların ancak yüzde dokuzunun depreme karşı sigortalı olduğu, binaların yapı denetimlerinin yapılmadığı gerçeği tek başına söyleyecek başka söze hacet bırakmamaktadır.
Bu acı olayın ardından tekrar vurguluyoruz, deprem büyüklüğü ve şiddeti kontrol altına alınmayan bir doğa olayıdır. Ancak bu doğa olayının felakete dönüşmemesi başta devletin daha sonra vatandaşların alacağı önlemlerle engellenebilir. Deprem değil yanlış politika ve uygulamalar kayıplara neden olmaktadır. Bu nedenle hükümeti, rant politikalarından vazgeçmeye, meslek odalarının ve uzmanların da görüşlerini alarak acilen bir deprem politikası oluşturmaya davet ediyoruz.
Şimdi Ulusal Birlik ve Dayanışma Vaktidir !
Şimdi can ve mal kaybı yaşayan insanlarımızın acılarına ortak olmak için vakit kaybetmeden hemen harekete geçme vaktidir. Şimdi bu coğrafyada yüzlerce yıldır bir arada kardeşçe yaşayan halkımızın,bundan sonrada barış ve dayanışma içerisinde bir arada yaşayacağının iradesini gösterme vaktidir. Bu anlamda konfederasyonumuz KESK, in başlattığı yardım kampanyasını acilen hayata geçirerek toplayacağımız yardım malzemelerini afet bölgesine ulaştıracağımızı ifade ederek, tüm kamu çalışanlarını ve halkımızı bu kampanyaya destek vermeye çağırıyoruz. 25 Ekim 2011-Salı
ESM SAMSUN ŞUBESİ YÖNETİM KURULU ADINA
Müşfik Veysel ERDOĞAN
Şube Başkanı
