BASIN AÇIKLAMALARIHABERLERŞUBE AÇIKLAMALARIŞUBE HABERLERİ

DEMOKRASİLERDE KİŞİYE ÖZEL HUKUK YOKTUR, HUKUK ÖNÜNDE HERKES EŞİTTİR

 

BASINA VE KAMUOYUNA

Bilindiği üzere Türkiye Cumhuriyeti; Anayasamızda tanımlandığı biçimiyle demokratik, Laik ve Sosyal bir hukuk devletidir.

Yine Anayasamızda; herkesin kanun önünde eşit olduğu ifade edilerek, devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar denilmektedir.

Hiçbir gelişmiş demokraside kişiye özel hukuk yoktur. Gelişmiş demokrasilerde sadece milletvekilleri için meclis faaliyetleri doğrultusunda kürsü dokunulmazlığı söz konusudur.

Türkiye’de de hukuk devleti olmanın gereği, görevi ne olursa olsun herkes yargı önünde hesap vermektedir.

Hatta; son dönemde, eski Genelkurmay Başkanı Sn. ilker BAŞBUĞ’un tutuklanmasıyla sonuçlanan yargı süreciyle ilgili olarak;

 

Cumhurbaşkanımız Sn. Abdullah GÜL

“Hukuk düzeni içerisinde bir yargılama sürecine şahit oluyoruz. Herkesin hukuk sistemi içerisinde sorumluluğu vardır. Dolayısıyla hukuk karşısında herkes eşittir.”

Başbakan Yardımcısı Sn. Bülent ARINÇ

“Türkiye’de güçlü bir yargı var ve bu yargı kendi görev alanı içerisinde soruşturma yapıyor. Ve görüyoruz ki kimse dokunulmaz, hakkında söz söylenemez, dava açılamaz değil.”

“Türkiye’de hiç kimsenin suç işleme imtiyazı yoktur. Yargı bağımsızdır. Görülüyor ki Türkiye de muvazzafıyla, emeklisiyle pek çok asker, komutan yargılanabiliyor. Türkiye’de pek çok bürokrat, siyasetçi yargılanabiliyor. Biz herkesin yargı önünde alnı açık hesap verebilmesinin yanındayız”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sn. Faruk ÇELİK

“Kim olursan ol, yargının karşısında artık herkesin eşit olduğu bir Türkiye var. General misin? Bakan mısın? Vatandaş mısın? Fark etmez kanun önünde herkes eşittir. Diyoruz. İmtiyaz, ayrımcılık ve kayırmacılık yok. Artık o dönemlere noktayı koyduk” demişlerdir.

Bütün bu değerlendirmeler ışığında Türkiye’de; yargı önünde herkesin eşit olduğu, görevi ve konumu ne olursa olsun herkesin yargıya hesap verme zorunluluğunun bulunduğu ve yargıya müdahale edilmemesi gerektiği anlamı çıkmaktadır.

Ancak; son günlerde MİT müsteşarı Sn. Hakan FİDAN ve eski MİT yöneticileri Emre TANER ile Afet GÜNEŞ’in özel yetkili savcılığa ifade vermeye çağrılması ve bu kişilerin ifade vermeye gitmemesi üzerine haklarında yakalama emri çıkarılması üzerine Türkiye’de yeni bir tartışma başlamıştır. Yaşanan bu tartışma sonucunda MİT Müsteşarına özel meclisten yeni bir koruma kanunu çıkarılması çalışmaları başlamıştır.

Yani; MİT Müsteşarı Sn. Hakan FİDAN için kişiye özel hukuk yaratılması süreci başlamıştır.

Bunun kabul edilmesi mümkün değildir.

Bu düzenleme demokratik bir hukuk devleti normlarına uygun değildir.

Bu düzenlemenin hayata geçmesi halinde yargının bağımsızlığı ve yargı önünde herkesin eşit olduğu ilkeleri sadece sözde kalacaktır. Halkın adalete ve hukuka olan güveni sarsılacaktır.

Bu anlamda; hükümetin ve meclisin, yargı bağımsızlığını ve görevi, konumu ne olursa olsun herkesin yargı önünde eşit olduğu ilkelerine gölge düşürecek her türlü düzenlemeden kaçınması gerekmektedir. 13 Şubat 2012, Salı

ENERJİ SANAYİ VE MADEN KAMU EMEKÇİLERİ SENDİKASI

Samsun Şubesi Yönetim Kurulu Adına

Müşfik Veysel ERDOĞAN

Şube Başkanı

Resim için lütfen tıklayınız…

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir