ESM (Enerji Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası) Genel Başkanı Mustafa Şenoğlu, TMMOB Maden Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Muhammet Yıldız, ESM Aydın Şube Başkanı Celalettin Çakmak ve ESM Muğla İl Temsilcisi Ferruh Eyüpoğlu Yatağan Termik Santrali önünde enerji ve maden işçileri tarafından kurulan direniş çadırını ziyaret ederek sürece desteklerini açıkladılar.
“AKP Hükümeti enerji alanındaki özelleştirmesine devam ediyor” diyen Şenoğlu burada yaptığı basın açıklamasında; “Bir gece operasyonuyla çıkarttığı torba yasayla; kamu eliyle işletilen madenler kapsamında olan linyit sahaları, 4046 sayılı özelleştirme yasası kapsamına alınarak, linyit sahaları ve termik santrallerinin özelleştirilmesinin önünü açmıştır. Böylece Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu tarafından işletilen ve termik santrallere kömür sağlayan linyit sahaları termik santrallerle birlikte yerli ve yabancı enerji tekellerine satılmak üzere altın tepsiye konulmuştur. Yasanın çıkması ile ilk önce Türkiye Kömür İşletmeleri Genel Müdürlüğüne bağlı Seyitömer Linyit İşletmesi, Elektrik Üretim A. Ş’ ye personeliyle birlikte devredilmiştir. Söz konusu kömür işletmesinin toplam 176 milyon ton görünür rezervi bulunmaktadır. 2011 yılında yaklaşık 8 milyon ton/yıl kömür üretimi gerçekleştirilmiştir. Seyitömer termik santralinde ise 2011 yılında 3. 896. 000. 000 kW elektrik üretimi yapılmıştır. Böyle karlı ve verimli işletmeler her ne hikmetse özelleştirilmektedir. Seyitömer işletmesinin termik santralle birlikte satışının ardından EÜAŞ’m uhdesinde bulunan Sivas Kangaldaki Linyit sahası ruhsatları ve işletme hakkının verilmesi şeklinde aynen Seyitömer Linyitleri gibi, satışı gerçekleştirilmiştir. Özelleştirme işleminin ilk adımı olan GELİ ve YLİ de çalışan tüm personel, Özelleştirme Yüksek Kurulunun kararı ile KEAŞ ve YEAŞ’ e devredilmiştir. Bu özelleştirmeler elektriğin maliyetini ve satış fiyatını yükseltecektir. Şimdi yapılması gereken; özelleştirmelerden bir an evvel vazgeçilerek, ülkemizin koşullarına uygun kamu yararı gözetilerek enerji politikaları geliştirmektir. Enerji alanında ki bu özelleştirmeler; İşsizliği ve taşeronlaşmayı, buna bağlı olarak iş güvencesini ortadan kaldıracak, kar marjını arttırma hırsı nedeniyle, maliyet düşürmek için, iş sağlığı ve güvenliğini ikinci plana itecek, bu da iş cinayetlerinin artmasına sebep olacaktır. Ekonomik sosyal kalkınma ve insanca bir yaşam için; güvenilir, ucuz ve temiz enerji arzı, ülkemizin en önemli sorunu haline gelmiştir. Sürdürülen özelleştirme ve serbest piyasa uygulamaları, ülkemizi enerji sıkıntısına, halkımızı pahalı elektrik fiyatları ile karşı karşıya getirmiştir. Bu yanlış uygulamalara karşı mücadele etmek ve karşı durmak, öncelikli bir yurtseverlik görevidir. Yoksullaşan halkın, giderek pahalılaşan elektriği kullanma imkânı kalmamıştır. Linyit sahaları ve termik santrallerinin neredeyse hibe edilerek özelleştirilmesine karşı çıkıyoruz; enerji ihtiyacının karşılanması bakımından tek çözümün, kamusal üretim ve hizmet sunumu olduğunu vurguluyoruz, vurgulamaya devam edeceğiz.
Bunun içindir ki; Enerji, Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası (ESM) olarak, enerji üretiminin stratejik öneme sahip olduğunu bildiğimizden dolayı, dışa bağımlı enerji politikalarına karşıyız. Bu konuda kamuoyu oluşturmakta ve halkımızı bilgilendirmekte kararlıyız. Kamu İktisadi Devlet Teşekkülleri özerkleşsin ve demokratik bir yapıya kavuşsun. Söz, yetki ve karar çalışanlarda olsun.
Buradan AKP iktidarını uyarıyorum; Termik Santrallerle, Termik Santrallere Kömür Sağlayan Linyit Sahalarının ve Elektrik Dağıtım Birimlerinin Özelleştirilmesinden vazgeçin” diye konuştu.
24.09.2013, Yatağan Demeç Gazetesi