GENEL MERKEZ AÇIKLAMALARI

BASIN AÇIKLAMASI: ZAM YAĞMURU DEVAM EDİYOR. HAYAT PAHALILIĞI KATLANILMAZ NOKTAYA ULAŞTI!

Zam yağmuru hız kesmeden sürüyor. Yoksul emekçi halk Ramazan ayına girdiğimiz bugünlerde en temel ihtiyaçlarına bile ulaşmada bile zorluk yaşarken, iğneden ipliğe gelen her zam yaşamı daha da zorlaştırıyor.

Zam yağmurundan en çok payını alan kalemlerin başında enerji fiyatları geliyor. Doğalgaz, son gelen zamla birlikte bir yıl içerisinde fiyatını neredeyse ikiye katlamış durumda. 1 Nisan’da BOTAŞ doğalgaz fiyatlarına konut kullanımı için % 35, elektrik üretimi için % 44,30 ve elektrik üretimi dışında kullanım için % 50 zam gerçekleştirdi. Böylece doğalgaz fiyatları son bir yılda santrallerde % 638, sanayide % 549 ve konutlarda % 93 zamlanmış oldu. Doğalgaza yapılan zam sert kış mevsiminin bitmesiyle konutlarda çok fazla hissedilmeyecek olsa da elektrik ve sanayi üretimine doğrudan yansıyacağı için hayat pahalılığını körükleyecektir.

BOTAŞ doğalgaz fiyatlarının % 70’ini sübvanse ettiklerini açıklarken, TL bazında Avrupa ülkelerinden daha ucuza gaz satmayla övünüyor. Ancak, bu sübvansiyonların yükünü yine bizler sırtlanmak zorundayız. 2021 yılı boyunca BOTAŞ Merkez Bankası’ndan 6,1 milyar dolar satın alırken, 2022’nin sadece ilk iki sayında 9,5 milyar dolar satın aldı. Öte yandan BOTAŞ’ın sermayesi 15 ay içinde Hazine tarafından 135 milyar lira artırıldı, görevlendirme bedeli altında 50 milyar lira kaynak aktarıldı, üstüne bazı vergi borçları silindi. Yani iktidar emekçi halktan topladığı vergilerle doğalgaz fiyatlarını sübvanse etmeyi bize bir lütuf olarak göstermeye çalışıyor.

Elbette, Rusya’nın Ukrayna işgaliyle birlikte tüm dünyada enerji fiyatlarında ciddi artışlar söz konusu oldu. Fakat, ekonomisi zaten çöküşte olan Türkiye için bu krizin etkileri daha sancılı yaşanıyor. İktidar bir yandan ekonomi yönetiminde krizi bugünlere getiren yöntemleri halen sürdürmekte ısrar ediyor, döviz satışlarıyla kuru sabit tutmaya en azından seçimlere kadar zevahiri kurtarmaya çalışıyor. BOTAŞ Genel Müdürü zamları aklamaya çalışırken halen 2023’te yerli gazı kullanmaya başlayınca herşey değişecek masalıyla bizleri avutmaya çalışıyor.

Bizler daha ucuz enerji kullanmak, temel gıda ve tüketim maddelerine daha ucuza ulaşabilmek için hayali senaryolara muhtaç da değiliz, belirsiz bir geleceği beklemek zorunda da değiliz! Ülkeyi yönetenler yoksul emekçi halkı düşünüyorlarsa manda yoğurtlu tarifler vermek yerine krizin yükünü emekçilerin sırtına yıkmaktan vazgeçmelidirler.

En doğal insan ihtiyacı ve hakkı olan elektrik, akaryakıt ve doğalgazda KDV başta olmak üzere vergiler ve dağıtım bedeli gibi kalemler sıfırlanmalıdır. Elektrik ve doğalgaz halka doğrudan ulaştırılmalı ve kar hırsıyla faturalarımızı daha da katlayan özel dağıtım şirketleri kamulaştırılmalıdır!

Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak üzere ekolojik dengeyi ve kamusal yararı gözeten politikalar eşliğinde yenilenebilir enerji kaynaklarına ağırlık verilmelidir.

Bizlere bunun için kaynak olmadığı masalını anlatacaklardır. ESM olarak kaynağı da gösteriyoruz: Yandaş şirketlere garanti ödemesi adı altında servet aktarımından vazgeçilmelidir! Öte yandan patronlara bugüne kadar getirilen vergi afları iptal edilmeli ve vergi yükü yoksul emekçilerin değil kamu kaynaklarıyla semiren şirketlerin üzerine yıkılmalıdır! Yandaş bürokratlara, ahbap-çavuşa bol keseden maaş dağıtma uygulamasından vazgeçilmeli; kamudaki lüks, israf ve şatafata son verilmelidir! Bunlar yapıldığı takdirde emekçilerin enerjiye, gıdaya, temel ihtiyaçlarına daha ucuza ulaşabilmesi için gereken kaynak fazlasıyla sağlanacaktır.

ESM MERKEZ YÖNETİM KURULU

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir