Türkiye’de mevcut anayasanın 51. Maddesi sendikal özgürlüklere açık bir şekilde atıf yapmaktadır: “Çalışanlar ve işverenler, üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahiptir. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz.”
Ayrıca 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 26. maddesinde sendikaların “…tüzüklerinde yer alan konularda serbestçe faaliyette…” bulunacağı belirtilirken; TCK’nın 118. Maddesinin 2. Fıkrasında “Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” denilmektedir.
Sendikal örgütlenmelerin bu şekilde anayasal ve yasal güvence altına alınmış olmasına rağmen son dönemde sendikamızın çalışmaları kamu kurumlarının yönetimleri tarafından sistematik bir şekilde engellenmeye çalışılmaktadır.
Yakın zamanda Enerji ve Tabii Kaynakları Bakanlığı, Nükleer Düzenleme Kurumu Başkanlığı ve KOSGEB merkez kampüslerinde Ankara 1 Nolu Şubemizin çalışmaları engellenmeye çalışılmıştır.
Bu müdahalelerin açık bir suç teşkil ettiğini ve kanuni haklarımızı saklı tuttuğumuzu bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.
Öte yandan ESM Genel Merkezi olarak kamu kurumlarında üyelerimize yönelik baskı, mobbing, sürgün gibi durumları da yakından takip ediyoruz. Bunlara karşı öncelikle kamu kurumlarıyla iletişim kurarak söz konusu sıkıntılara birebir görüşmelerle çözüm aranmasını ve işyerlerinde çalışma barışının sağlanmasını tercih etmekteyiz. Ancak son olarak DSİ ve TKİ gibi kamu kurumlarının Genel Müdürlük makamlarından talep ettiğimiz randevuların görmezden gelindiğini, herhangi bir yanıt verilmediğini de belirtmek istiyoruz.
Sendika olarak bu tutumu kurum yönetimlerinin mevcut sorunları çözmek ve çalışma barışının kurulması gibi bir iradesinin bulunmadığı şeklinde yorumluyoruz.
Ancak şunu da hatırlatmak istiyoruz: ESM olarak üyelerimizin sorunlarını çözme konusunda adım atmak için kurum yöneticilerinin keyfiyetini bekleme gibi bir tavır içerisinde olmayacağız.
Buradan sendikal faaliyetlerimizi engellemeye çalışan; üyelerimiz ve temsilcilerimiz üzerinde baskı kuran kurum yönetimlerine, bilhassa yukarıda bahsi geçen kamu kurumlarının idarelerine bir kez daha sesleniyoruz:
Amacımız sorunlarımızı öncelikli olarak diyalog yoluyla çözüme kavuşturmaktır.
Anayasal ve yasal haklara saygı duyun!
Üyelerimizden ve temsilcilerimizden elinizi çekin!
Sendika olarak haklarımızı, özgürlüklerimizi hukuki ve fili-meşru yollarla savunma konusunda hiçbir çekincemizin olmadığını bilin!
ESM Merkez Yürütme Kurulu
