BASINA VE KAMUOYUNA
Değerli Basın Emekçileri;
Sinop’un turistlik ve şirin ilçesi Gerze’de, Ukrayna ve Rusya’dan satın alınacak ithal kömürle çalışacak 1200 MW’lık termik santral kurulmak istenmektedir. Gerze’nin Yaykıl köyünde kurulmak istenen Termik Santrale yöre halkı tepki göstermektedir.
8 Ağustos’ta başlayan gerginlik son 21 hafta içerisinde köylüler ve onlara destek vermeye gelenlerin, polis ve jandarmayla karşı karşıya gelmesiyle iyice artmıştır. Kolluk kuvvetleri, şirketin sondaj ekiplerinin ve iş makinelerinin köye girişini sağlamak için zor kullanmayı denemişler ancak başarılı olamamışlardır. Sadece yaşadıkları yöreye sahip çıkmak isteyen ve yaşam haklarını savunan köylülere karşı biber gazı kullanılmış, panzerlerden tazyikli su sıkılmış, plastik mermiler havada uçuşmuş ve biçerdöverlerinin altlarına saklanan köylüler bile tekmelenmiştir. Güvenlik güçlerinin orantısız ve kaba güç gösterisine rağmen, kurulmak istenen kömür yakıtlı termik santralin kendilerini ve yaşadıkları çevreyi olumsuz yönde etkileyeceğini bilen Gerzeliler birleşerek, gece yarısı ansızın sondaja gelen iş makinelerini bölgelerine sokmamışlardır.
Enerji Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası Samsun Şubesi olarak Gerze’de kurulacak Termik Santralle ilgili çekincelerimizi, aşağıda belirtilen hususlarda kamuoyunun bilgisine sunmak istiyoruz:
Karar vericiler bir taraftan sürekli enerjide dışa bağımlılığımızı vurgularken ve enerjide adeta bir Kurtuluş Savaşı verilmesi gerektiğini söylerken diğer taraftan da enerjide dışa bağımlılığımızı daha da arttıracak uygulamalar içerisine girmektedir. 2000 yılında, yerli enerji kaynaklarımızın enerji tüketimimizi karşılama oranı % 33 iken, 2010 yılında bu oran % 27,6’ya gerilemiştir. Bir diğer ifadeyle, enerjideki bağımlılığımız, son 10 yılda % 67’den % 72,4’e çıkmıştır. Yani enerjideki dışa bağımlılığımız azalmamış, tam tersi % 5,4 artmıştır. Gerze’ye kurulması düşünülen termik santralin yakıtı tamamen dışarıdan karşılanacağından, dışa bağımlılığımızı daha da arttırmış olacaktır.
Enerji ihtiyacımızın karşılanması için öncelikle yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelinmelidir. Yenilenebilir enerji potansiyelimiz düşük ve yetersiz gösterilerek halkımız yanıltılmamalıdır. Yenilenebilir Enerji Potansiyelimiz oldukça yüksek ve yeterlidir.
Türkiye’nin ;
Rüzgar enerji potansiyeli yıllık 48 milyar kilowattsaattir. ( Bugüne kadar henüz 1/50 si devreye sokulmuştur.)
Hidrolik enerji potansiyeli yıllık 150 milyar kilowattsaatir. (Bunun yarıdan fazlası beklemektedir.)
Güneş Enerjisi potansiyeli yıllık 380 milyar kilowattsaattir. (Sadece bu bile enerji tüketimimizin iki katıdır.)
Jeotermal Enerji potansiyeli yıllık 10 milyar kilowattsaattir.
Biyoenerji yıllık potansiyeli yıllık 5 milyar kilowattsaattir.
Türkiye’nin yıllık enerji tüketiminin 2010 yılında 210 milyar kilowattsaat olduğu düşünüldüğünde sadece yenilenebilir enerji kaynaklarımızla enerji ihtiyacımız fazlasıyla karşılanmış olacaktır. Daha önceleri de defalarca ifade ettiğimiz gibi Türkiye’nin ithal kömür yakıtlı termik gibi, nükleer gibi halkın sağlığını ve geleceğini tehdit eden kirli enerji yatırımlarına ihtiyacı yoktur. Yenilenebilir enerji kaynaklarına bir an önce hız verilmelidir.
Son yıllarda sürekli yenilenebilir Enerji Kaynaklarının payının artırılacağı söylendiği halde bunun tam aksi olmakta ve Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının payı günden güne azalmaktadır. Son 10 yıl içinde yenilenebilir kaynakların, toplam birincil enerji tüketimimizdeki payı % 31 den % 29’a gerilemiştir.
Gelişmiş ülkelerde kömüre dayalı termik santraller artık inşa edilmemekte, var olanların kapatılması için devletler bu tür santrallerde elektrik üreten şirketlere daha fazla vergi uygulamaktadır. Ayrıca termik santral teknolojileri geri kalmış ülkelere transfer edilmektedir. Örneğin İngiltere’de kömüre dayalı üretim yapan en yeni termik santral, 2002 yılında hizmete giren Slough Termik Santralidir, fakat bu santralin hizmete ilk giriş tarihi 1954’tür.
Gerze’ye termik santral yapılmasıyla birlikte çevremiz, ırmaklarımız, denizimiz, bitki örtümüz, hayvanlarımız, tarım ürünlerimiz zarar görecek ve soluduğumuz hava kirlenecektir. Santralde her gün 8000 ton kömür yakılacaktır. Bu, ortalama günde 400 kamyon dolusu kömürün yakılması demektir. Şirket; kullanılacak olan ithal kömürden oluşacak kül oranını %10 olarak açıklamıştır. Yani bir günde 80 ton, bir yılda 29.000 ton kül oluşacaktır. Bu da yılda 1450 kamyon dolusu kül demektir ve bu külün önemli bir bölümü çevreye dağılacak ve termal kirlilik oluşturacaktır. Termik santrallerin bacalarından çıkan ve canlı yaşamını en çok etkileyen gazlar kükürt dioksit ve azot oksitlerdir. Yapılacak baca filitrasyonunu ekonomik kayıplar düşünülmeyip gece ve gündüz yeterince çalıştırılsa bile bu gazların atmosfere tam olarak salınımı engellenemeyecektir. Kaldı ki Bergama’daki siyanür, Kütahya Simav’daki çökmek üzere olan gölet düşünüldüğünde bu filtrasyonun yeterince çalıştırılıp çalıştırılmayacağı da şüphelidir.
Yüklenici firma, Anadolu Termik Santralleri Üretim A.Ş., 07.09.2011 tarihli basın bildirisinde santralde işletme döneminde 750 kişinin istihdam edileceğini ve bölgede yaşayanlara öncelik verileceğini açıklamıştır. Türkiye’de ve dünyada özel sektörce işletilen 1200 MW gücündeki hiçbir santralde 750 kişi istihdam edilmemektedir. Ortalama bu büyüklükteki bir termik santralde istihdam edilen kişi sayısı 100-150 civarındadır. Örneğin 1600 MW gücündeki Rugeley-B Termik Santrali’nde bugün sadece 146 (Yüzkırkaltı) kişi çalışmaktadır. Varolan işsizlik istismar edilerek Gerze halkı hiçbir şekilde yalan yanlış bilgilerle kandırılamaz. Gerze halkı parayla, pulla, iş vaadiyle satın alınamayacak kadar, susturulamayacak kadar onurlu bir halktır. Buradan Anadolu Grubuna da seslenmek istiyoruz: Gerze’ye termik santral yapılmasını istemeyen bir halkın olduğunu görün! Siz gidin colanızı satın, biranızı ve hamburgerinizi satın ama Gerzelilerin temiz bir çevrede yaşama haklarını ellerinden almayın! Gelin bundan vazgeçin!
Enerji Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası Samsun Şubesi olarak; çevresine sahip çıkan, zehir solumayı reddeden ve santral yapılması planlanan bölgenin girişinde kurdukları çadırlarda nöbet tutmaya devam eden Gerze Halkına selamlarımızı gönderiyor, yanlarında olduğumuzu bildiriyor; millet iradesi diyen, herkesin düşüncesine saygı duyacağız diyen karar vericileri, Gerzelilerin iradelerini yok saymamaya, çevreye karşı duyarlı olmaya, Gerze halkının taleplerine kulak vermeye ve kurulması planlanan ithal kömür yakıtlı termik santralden vazgeçmeye çağırıyoruz.
Erdinç ŞİMŞEK
Samsun Şube Yönetim Kurulu Üyesi
